SON DAKİKA
GERÇEK BİR ZANAATKAR
YABANCI SORUNU GİDEREK BÜYÜYECEK
PROJESİZ BAŞARI OLMAZ!
AVRUPA LİGİ STATÜSÜ NASIL?
HAFTANIN TAKIMI HATAYSPOR ÇÜNKÜ...Süper Ligde 14.hafta geride kalırken, Hatayspor-Trabzonspor arasında oynanan maç dikkatlerden kaçmamalı. Rakibine 1-0 yenilmesine rağmen Hatayspor'un mütevazı kadrosuyla ortaya koyduğu mücadele övgüyü hak ediyor. Başarıda ölçü sadece sonuç değildir; oynanan futbolun keyif vermesidir. Bu nedenle Hatayspor'u hiç tereddüt etmeden haftanın takımı seçtik...
NEDEN HATAYSPOR'U SEÇTİK?
Süper Lig'de 14.hafta geride kaldı...
Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş ve Trabzonspor'un galip gelmesi, A.Alanyaspor'un berabere kalıp puan kaybetmesinden sonra zirve mücadelesi hayli kızıştı...
İlginçtir ki, spor medyasında sanki ligde bu ekiplerden başka mücadele edenler yokmuş gibi bir çok takım yine pas geçildi.
Dört büyükler diye adlandırılan "yüksek ücretli transferlerle doldurulmuş, çuvalla para harcanmış takımların" maçları ve o karşılaşmalardaki pozisyonlar TV'lerde saatlerce ele alınıp irdelenirken, "mütevazı bütçeleri ve kısıtlı kadrolarıyla" futbol oynamaya çaba sarfeden Anadolu kulüplerinden 2-3 dakikalık "göstermelik yayınlar" yapılması hiç de adil bir uygulama değil!
Aynı şey gazeteler için de geçerlidir!
Sayfaların neredeyse tamamına yakını 4 büyükler diye nitelendirilen takımlara ayrılmaktadır. Eşitlik, adalet ve hakkaniyet burada da yoktur!
Bu durumda; dışlanan ekipler çok önemli bir moral ve motivasyon desteği olan medya gücünden mahrum kalmış oluyorlar...
Anadolu ekiplerinde yer alan futbolcular başarılarının değerlendirilmemesi karşısında eziklik hissediyorlar...
Bozuluyorlar, üzülüyorlar ve böylelikle performanlarından kaybediyorlar!
Federasyon da, hakemler de maalesef aynı zihniyetin birer parçası olmaktan kendilerini kurtaramıyor; medyanın adeletsizliğine onlar da, isteyerek ya da istemeyerek bir bakıma alet oluyorlar!
Oysa, bir ülkede futbolunun adil olabilmesi, ancak ve ancak takımların ayrım yapılmaksızın "bir bütün olarak" ele alınmalarıyla mümkündür!
Fırsat eşitliği ortamının sağlanmasıyla mümkündür!
Aksi taktirde kulüp ayırt ederek, sadece belli bir kesim kollanmış, korunmuş oluyor...
Futbolun kendisi değildir adil olmayan, bu ayrımcılığı, tarafgirliği yapanlardır.
"Futbolun adaleti yoktur" derler...
Oysa adaleti sağlamayan; topun kaleye girmemesi değil, topçunun yani "futbolun en büyük aktörünün" kıymetinin eşitlik ilkesince değerlendirilmemesidir...
14.hafta geride kaldı dedik ya... İşte bu haftada bize göre haftanın takımı Hatayspor olmalıdır...
Çünkü, oynadığı "tertemiz futbolla" güçlü rakibi karşısında mutlak hakimiyet kurmuştur.
Oyunu çirkinleştirmemiş, her an futbol adına pozitif değerleri ön plana çıkarmak için çaba sarfetmiştir.
Net ifadeyle söylemek gerekirse; futbol bir görsel oyundur.
Göze hitap eder...
Futbolda "başarılı olmak demek" ille de sahadan galibiyetle ayrılmak, puan kazanmak demek değildir.
Başarıda ölçü, izleyenlerin oynanan futboldan keyif almalarıyla ilgilidir.
Kendilerini mutlu, huzurlu, keyifli hissetmeleriyle alakalıdır.
Sadece sonuca bakmak değil, sahada cereyan eden hadiselerin, estetik hareketlerin, yapılan preslerin, atılan pasların, şutların, hatta kaçırılan gollerin heyecanını yaşamakla ilgilidir.
Futbol böyle bir şeydir...
İçinde acı da vardır; keyif de...
Keder de vardır, neşe de...
Önemli olan güzel oyundur!
Hatayspor, Trabzonspor maçında sahanın tek hakimiydi...
Oynadığı futbol keyifle izlendi.
Taktir topladı, beğenildi.
Taraflı tarafsız herkesten övgü aldı.
Rakibine gol atamayıp yenildiyse, bunun temel nedeni Trabzonspor'un futbolu değil, kalecisi Uğurcan'ın gösterdiği inanılmaz performanstır.
Gerisi laf-ı güzaf...
YAZAN: YUSUF YALKIN
OLAĞANÜSTÜ GÜZEL BİR YAZI...METEHAN GÖKTÜRK, 4 yıl önce yorumladıÜstad merhaba... Yine muhteşem bir yazı kaleme almışsınız... Kutluyorum... Saygılarımla... Orhan, 4 yıl önce yorumladıHarika bir yazı ve kesinlikle katılıyorum artık Anadolu takımlarınıda yayınlayan değerlendiren spor programları yapılması lazım...
İLGİLİ HABERLER
|