SON DAKİKA
FUTBOLDA NELER OLUYOR?
Futbol malum 80 milyon insanımızın %90 nının ilgilendiği vede çok iyi bildiğini de sandığı bir spor dalıdır.
Bu oyunun en önemli adamı HAKEMDİR. Hakemler uzun zahmetler ve çalışmalardan sonra ancak süper lige çıkma imkanı yakalarlar.Bu uğurda da çok mücadele ederler. Çoğu bileğinin hakkıyla,birazı da iyi yaptığı kulislerle hedefledikleri yere gelirler.
Hakemlerin ilk başladıklarında 3 hedefleri vardır. 1.Süper lige çıkmak 2.Derbi maçına çıkmak 3.FİFA kokartını takarak AVRUPA'da maçalara gitmek. Bunlarla yatar,bunlarla kalkarlar,tüm hayat felsefeleri bu 3 md.üzerinde kurulmuştur.
Türkiye'mizde süper liglerimizin başkan ve yöneticileri- TFF Bşk ve yön.kurulları hep büyük ve de güçlü iş adamları tarafından yıllardır işgal edilmiştir. S.Seba ismi ve birkaç kişi haricinde bu yıllardır hep böyle gelmiştir böylede gidecektir.
Böyle olunca bu kişiler birinci planda, koyduğu parayı alabilmek vede %100 başarıyı yakalayabilmek için her türlü güçlerini kullanırlar. Onlar için ALT YAPI - FUTBOLDA KALİTE - SEYİRCİ, TARAFTAR KALİTESİ - TARAFSIZLIK - FAİR, PLAY VS VS palavradır, geçersiz ideallerdir.
Bu yüzden, ceplerinden veya kredilerle kulüplerini sorumsuzca borca sokarlar, tutarsa tutar, tutmazsa tutmaz. Bırakıp giderken çoğu zamanda kovulduktan sonra verdikleri paralar için o çok sevdikleri kulüplerine hiç acımadan HACİZİ KOYAR VE PARALARINI ÇATIR ÇATIR ALIRLAR veya kaçarken aldıkları kulüp senetlerini ellerinde tutarak, yeni gelen yönetimleri ellerinde oyuncak gibi kullanırlar. (Acaba size çağrışım yapan birisi var mı?).
İşte bu karmaşa içinde Hakemler de vur abalıya misali hep ağır tenkit ve töhmetler altınta tutulur. Çok ağır suçlamalarla karşı karşıya kalırlar. Hatta ve hatta anlı, şanlı kulüp başkanları devre arasında veya maç bitiminde soyunma odalarına gelir ve onlara ana avrat söverler, her türlü hakareti ederler, haa bu tacizleri maç esnasında seyirciden de, futbolculardan da, teknik adamlardan, malzemecilerden, hatta o şehrin basın mensuplarıyla, polisinden de çok rahat bir şekilde görürler. Hele Amatör ve 2.3.liglerde ise meydan dayağı dahi yerler.
Sonra hakemlikleri bitince bu arkadaşların bir kısmı ne yapar biliyor musunuz? O kendilerine her türlü hakareti yapanlarla kol kola, ya gazetelerde veya TV.lerde bıraktıkları yeşil sahalardaki o eski yoldaşlarını yerden yere vurmaya başlarlar, hemde ağızlarından köpükler saça saça.
İşte değerli okurlar böyle bir düzende bu ülkede neden kaliteli futbol oynanmıyor,neden? Avrupa'ya futbolcu ihraç edemiyoruz,neden? 50 yılda bir Dünya kupasına hakem gönderebiliyoruz, neden? T.Adamlarımız Azerbeycan ve İran'dan başka yerlere gidemiyorlar, neden? Sahalarımız birkaç istisna hariç boş, dolmuyor, neden? GS dışında Avrupa'da adımız sanımız yok. Kısaca hep neden? oynuyoruz diye hala düşünüyor musunuz?
BİLMEM ANLATABİLDİM Mİ? Küfürsüz, kalaysız, şiddetsiz, kavgasız, döğüşsüz nice maçlara. Değerli okurlarım o eski günler nerede? O eski insanlar nerede?
Bu makale 70237 kez okundu Yükleniyor...
|