FENERBAHÇE REST ÇEKTİ!...

Basın toplantısının ilk bölümünde Fenerbahçe lehine ve aleyhine gelişen bazı hakem hataları barkovizyonda gösterildi.

Yöneticiler şunları söyledi:

TOLGA DENİZ AYTÖRE:

PEŞİNDE OLDUĞUMUZ ŞEY ADALET

"Önümüzde çok sayıda argüman var ama bunları tek tek paylaşmak gibi bir düşüncemiz yok. Sadece hafızamızı bir kere daha tazelemek için bir kez daha verecektik. Önemli olan bu değil. Adil yargılanma hakkından tutun, şu sıralarda da adil yarışma konusunda madur olmamak için mücadele veriyoruz. Burada toplanma sebebimiz Fenerbahçe'ye yapılanları, baskı kurarak ligin kalan bölümünde avantaj sağlamak, hakemleri görevden aldırmak gibi şeylerin peşinde değiliz. Peşinde olduğumuz şey adalet."

DÜDÜK ASTIRMA NİYETİMİZ YOK

"Hakemlerimiz de insan, hata yapılır. Bizim üzüntümüz bu hataları yapanları gittikçe ödüllendirilmesi, cesaretlendirilmesi.. Fenerbahçe'ye zarar verilmesini, kulüplerin kaderinin 3-5 kişinin elinde tutulmasını doğru bulmuyoruz. Düdüğü astırmak gibi bir niyetin peşinde değiliz. Peşinden olduğumuz şey adalettir, avantaj değil. Hakemler hata yapabilir ama hata yapanların ödüllendirilmesinden rahatsızız."

BIÇAĞIN KEMİĞE DAYANDIĞI DEĞİL, DELİP GEÇTİĞİ GÜNDÜR

"Susmayacağımızı söylediğimiz tarih 17 Ocak'tır. Yargıtay kararından sonra susmama kararı aldık. Bugünkü konuşmalarımızın önemli bölümü de bununla ilgilidir. Bu hakem hatalarını ilk defa dile getirmiyoruz. Bugün bıçağın kemiğe dayandığı değil, delip geçtiği gündür. Defalarca dile getirdik ama iyi anlaşılmadı. Bizim için önemli olan insanlar değil niyetlerdir. Bunun için federasyona gittik, endişelerimizi açık açık dile getirdik. Bu kaygılarımız olumlu karşılandı, haklı bulundu. Sesimizi çıkarmadık, fazla polemiğe girmedik."

MELO-MEİRELES KIYASI

"Sahamıza neden olan raporlar küfürler hakkında konuşmuyoruz. Rakiplerimizin oyuncularına gelen-gelmeyen cezalarla ilgili de konuşmuyoruz. Melo'nun ceza alıp almaması konusunu konuşmadık. Geçen yıl Disiplin Kurulu'nun görüntülerden Meireles'e nasıl ceza verdiğini anlayamadık. Bu nedenle dünkü açıklamanın üzerine bugünkü toplantıyı yapmak durumunda kaldı."

ŞEKİP MOSTUROĞLU:

KURALLAR DEĞİŞEMEZ

Lig yarışmasında oyun kuralları vardır. Bu kurallar FIFA'nın belirlediği kurallardır. Federasyonun yarışmanın başında çıkarttığı talimatlar vs. oyunun bir parçasıdır.Ligin başlamasından itibaren bu kurallarda değişiklik yapılmaz. Ülkemizde maalesef federasyonun kulüp bazında verdiği kararlar tartışılıyor. Oysa ki kararların uyumsuzluğu tüm yarışmaların sonucunu etkiler niteliktedir.Biz Tahkim Kurulu ve PFDK'nın tüm kararlarını takip ediyoruz ve bunların ışığında değerlendirme yapıyoruz.Kırmızı kartın cezası en azından otomatik olarak minmum 1 maçtır. Yarış başladıktan sonra federasyon kuralı değiştirirse, avantaj yaratırsa lige müdahale olur. Otomatik cezanın ertelenmesinin hata olduğunu, bunun lig yarışmasını etkileyeceğini ifade ettik ama sezon başından itibaren Federasyon otomatik cezanın ertelenmesi konusunda vazgeçti. Bunu kimse detaylı olarka tarışmadı. Lig maçındaki kötü tezahürat nedeniyle Displin Kurulu'na sevk edilmiştik.

PFDK İKİYE BÖLÜNMÜŞ DURUMDA

Sezonun başından öngörülen herkersin anlayabileceği kurallar değişmiş oldu. Dünkü kararlarda iki futbolcu da haksız hakem kararlarıyla ihtaç ediliyor. PFDK, futbolculardan bizimkine 2 maç ceza veriyor. Tahkim Kurulu, diğer futbolcunun cezasını 2 maçtan 1 maça indiriyor. Bu iki hakem de bu hafta lig maçlarında görevli. Bazı bilinen gerçekler var. PFDK, ikiye bölünmüş durumda. Kurul Başkanı, bunlardan hangisini seçiyorsa karar ö yönde çıkıyor. Takımdan takıma, futbolcudan futbolcuya değişen kararlar var. Siz bir kurumda bu kurumda ayrışırsanız, ezikleşirseniz adil karar verilemez.TFF'ye belirtik, bu uygulama devam ediyor, bu böyle devam ettiği sürece yanlış kararlar devam edecek. Tahkim Kurulu ile ilgili, biz hukukçuların temel ilkesi vardır. Hukukçular, kararlarıyla konuşurlar.

"BAŞKANIN HALI SAHA MAÇI VARMIŞ"

Geçtiğimiz hafta Aziz Yıldırım, Tahkim Kurulu'na bir savunma verdi. Çok net mesajlar var. Bunun federasyonun yargı organı Tahkim Kurulu'na verdik. TFF'ye ulaşma saati 16:08. Duruşma günü itirazın son günü. Bizim böyle bir savunma göndereceğimizi herkes biliyor, Tahkim Kurulu toplantıyı 16'da bitiriyor. Nedeni Kurul başkanının o gün halı saha maçının olması...

Kurulların verdiği kararlar takımları lehine aleyhine olabilir. Bir başka örnek;

Sezon başında kötü tezahürat düzenlemesi vardı. Sezon ortasında bu değişti. Orada lig yarışması sırasındaki talimat değişikliği yarışı etkiler dedik. Uygulamadan kişi sayısına bakılmaksızın kararlar çıkıyor. 5 ya da 6 kulüp ceza sınırında.. 4-5 takım da sınıra yakın. İlerleyen günlerde hiçbir takım seyircili maç oynayamayacak. Bunları göreceğiz. Otomatik olarak yarışa müdahale edildi.

TFF'den Elazığ maçıyla ilgili talebimiz oldu. Bir kriter belirleyin. 4-5 kişinin tezahüratı esas alınmasın dedik.

MAHMUT USLU:

LİGDEN ÇEKİLME DE DAHİL, HER TÜRLÜ KARARI ALIRIZ

"Türkiye'nin en önemli sivil örgütüyüz. 30 Mart'ta seçimler var diye hiçbir şekilde konuşmadık. Bizi buraya seçen Fenerbahçe kongre üyeleridir. Üyeler kan ağlıyor. Elimizden geldiği kadar yönetmeye çalışıyoruz ama izin verilmiyor. Maddi olarak herhangi bir çıkarımız yok. Hala bizi engellemeye çalışıyorlar. İki sene ceza verildi, aslında bu üç sene. Hiçbir basın mensubu bunu işlemiyor. 30 milyarın üzerinde ceza ödüyor Fenerbahçe Kulübü.. Katkı payı ödüyoruz. Seyirciyi bu şekilde yasaklarsanız kulüpler nasıl ayakta kalır. Sportif başarıdan vazgeçtim, nasıl olacak?

"GÖĞSÜNE ÇARPTI" DEMİŞ, BÖYLE BİR ŞEY OLABİLİR Mİ?

"Ligden çekilme de dahil olamk üzere her türlü kararı alırız. MHK Başkanı aradı; Sivas maçındaki çizgi hakemi göğsüne çarptı diye gördüm demiş. Böyle bir şey olur mu? Bunlar tesadüf değil. 30 Mart var diye konuşmak istemiyorum. Seçimlerden sonra konuşuruz. Yakında haber verecekler 'Fenerbahçelilere ekmek vermeyin' diye. Kulüpler Birliği'ne gitmiyorlar deniyor, gidip ne yapacağız? Dedikodu yapıyorlar Şu an bizden haksız yere alınan paralar var. Başkan da demişti, evet gerekirse yarıştan çıkarız. Kulübün tüzüğüne  'takımı ligden çekme' yetkisi verecek maddeyi ekleteceğiz. 30 Mart'tan sonra her şey olabilir. Kimse kusura bakmasın her şeyi yaparız. 3 Temmuz olmuş, 3 yıldır aynı şeyler. Bir kulübün yönetimiyle başkanıyla bu kadar uğraşılmaz. Kimse bizim de aramıza giremez. Buna rağmen devam ediyorlar. Artık yeter!"

TRABZON'A GİDİLECEK Mİ?

Uslu, bir basın mensubunun Trabzon deplasmanına gidip gitmeyecekleri yönündeki sorusuna, "Ben yasaklıymışım yeni haberim oluyor. Böyle bir zihniyet görmedim, böyle bir kararnasıl çıkmış bilmiyorum. 50 yıldır sporun içindeyim böyle kararlar görmedim. Bunların hepsininin düzenlesi gerekiyor." cevabını verdi.

KAYNAK: skorer.milliyet.com.tr