SON DAKİKA
FUTBOLUMUZDA İLGİNÇ GÜNLER!..
FUTBOLUMUZDA İLGİNÇ GÜNLER
Futbolumuzda, Kulüp Başkanları içinde çok özel bir yeri olan İlhan Cavcav, aramızdan ayrıldı. Gençlerbirliği’nin babası,futbolumuzun akıl hocalarından biri olan Cavcav’a Allah rahmet eylesin. Ailesine baş sağlığı dilerim. Örnek bir yönetici,kulüp çıkarları söz konusu olduğunda cellat kesilen, kimseye taviz vermeyen renkli bir kişilik.Cavcav’ın sıfırdan başlayarak, modern tesislere sahip, borçsuz, sorunsuz bir kuruma dönüştürdüğü Gençlerbirliği’ni, ileriki yıllarda da, bu temiz mirasa uygun bir spor yaşamı içinde görmek, en büyük temennimizdir.
Haftanın panoramasında bol gollü,hat –trickli,seyri güzel maçlar izledik. Trabzonspor,üzerindeki kabusu aşma durumunda.Üst üste üçüncü maçını da kazandı. Yeni stadının açılışında Gaziantepspor’u 4-0 la geçti. Ersun Yenal taşlarını doğru yerlere yerleştirmeyi başardı gibi. İstanbul takımlarına kafa tutan,yıllarca kupalara abone olan bir Trabzon’u özledik doğrusu.Bu arada Yenal’ın sabırlı çalışmasını da kutlamak gerek.
Galatasay,Akhisar’ı 6-0 la geçti.Geçen mevsim Galatasaray’a sessiz sedasız iki kupa kazandıran Riekerink, bu dönemin puan cetvelinde 39 puanla üçüncü sırada.Nedense futbol ortamında bu efendi, gösterişi olmayan Hollandalı çalıştırıcının hakkını teslim eden yok.6-0 lık oyunda, Galatasaray’da bir eksiklik mi vardı? Paslar mı yerini bulmuyordu? İki metreden goller mi kaçırılıyordu? Her an hakemin yakasına yapışma yavanlıkları mı vardı? Karşıt takımın oyuncusunu kasıtlı olarak sakatlama girişimleri mi oldu? Bunların hiçbirini görmedik. Bence Riekerink bal gibi geçer notu hak etmiştir.
Fenerbahçe,seyircisiyle barışır gibi olurken, Kayseri deplasmanı yeni bir kırılma yarattı.Düşme korkusu içinde olan Kayserispor’a 4-1 yenilmek hiç hesaplarda yoktu.Ancak Fenerbahçe, turistik havada sahaya çıkınca,dakikalar ilerledikçe öyle hatalar yapmaya başladı ki,can havliyle oynayan Kayserili oyuncular, golü bulmakta gecikmediler.Volkan’ın elinden kaçırdığı top kolay bir gol oldu.Hırslanan Fener devre bitmeden beraberliği yakaladı.Ne var ki ikinci devre devleşen Güray çıktı ortaya.Sahanın her yerinde görünen Güray karşı karşıya kaldığı Volkan’ı avlamakta gecikmedi. Durum 2-1 oldu. Fenerbahçe’nin fiziki gücü yüksek olan Fernando,boş kaleye iki kez ulaşma becerisini gösteremeyince, becerikli Güray, koridora dönen Fenerbahçe’nin sağından kolayca girdi ve al da at dercesine verdiği pasla takımını 3-1 lik duruma getirdi. 88. dakikadaki bu gol,Fener’in beraberlik umudunu da bitirmişti. Ancak oyunun son saniyesinde Güray’ın attığı gol,gerçekten alkışlanacak bir gol oldu.Volkan çaresizdi; bir şey yapması mümkün değildi.Sonuç 4-1… Burada Sergen’in bir iki antrenmanla derleyip toplamaya çalıştığı Kayserispor’un, 5-6 oyuncusunun ilk kez bir araya geldiğini de düşünürsek, bu galibiyet küçümsenemez. Hem takımı hem de Sergen’i kutlarım.Bir cümle de Advocaat için: Emeklilik yaşlarında hiçbir Avrupalı ne gereken sorumluluğu taşır, ne de böyle bir gerekseme duyar.
Haftanın flaş takımı Beşiktaş… Misafir Konya bu fırtına karşısında Arena’da bir şey yapamazdı. Temaşası zevk veren bir oyun izledik. Gol atmak için bu denli iştahlı bir futbolcu olan Cenk,artık takımda son 10 dakikalık değil, demirbaştır. Onu iyi koruyalım; Ulusal Takımımız için büyük bir şans… Beşiktaş’ta savunma hatalarını biz affedebiliriz ama Avrupa karşılaşmalarında af olmaz.
Şampiyonluk için konuşmak çok erken ve de çok gereksiz.Seyirci olarak bizi küstürmeden,kavgasız gürültüsüz, zevkli maçlar izlemek istiyoruz.Hata yapmayacak hakem olmaz. Taç atışlarında bile 3-4 futbolcunun hakemlerin etrafını sarmasını doğru bulmuyoruz. Bu tür karşı çıkmalar,hem hakemlerimizi,hem de seyircileri zıvanadan çıkarıyor. Bu yüksek tansiyon yöneticileri de rahatsız edici demeçler vermeye itiyor; futbolumuzu kaosa götürüyor. Futbol konuşmacıları sadece top üzerinde değil, biraz da insan psikolojisi üzerinde, futbolcuların gerekli yabancı dil ve de benzeri başka konularda eğitimleri üzerinde durmaları gerekiyor. Durduğu yerde kart gören,birbirlerinin üzerine yürüyen oyuncuların bizleri şaşkınlık içinde bırakan hareketleri başka nasıl önlenir ki… Çuval dolusu para veriyorsunuz. Oyun… oyun… Anlıyoruz ama eğitim de gerekiyor. Taşradan büyük kentlere gelen gençler çoğu kez bohem yaşam içinde hatalara düşebilir ve de öyle oluyor.
Bu makale 454 kez okundu Yükleniyor...
|