ALEX DE SOUZA VE FATİH TERİM BENZERLİĞİ!..

Bizim olan ya da bizim gibi benimsediğimiz, Fenerbahçe’ye ve Türk futboluna büyük katkı sağlamış Alex De Souza’nın da Türkiye’deki futbol hayatı bir telefon sonrası  bitirilmişti.

Futbolda ender rastladığımız kişiliğe sahip olan Alex De Souza gerek futbolculuğu gerek aile yaşantısı ile bizlere büyük ve güzel bir örnek olmuştu. Şöyle bir hafızamı yokladım da, şu an hiçbir futbolcu aklıma gelmiyor Alex De Souzanın bu özelliklerine sahip… Daha önceleri Aykut Kocaman, Cüneyt Tanman ya da Oğuz Çetin vardı mesela… Alex De Souza kaç tane hata yapmıştı attığı tweetden başka… Eğer hataysa…

Peki şimdiki futbolcularımız?.. Ağıza alınmayacak küfürler, kaba saba hareketler, bir gol attığında kendini kaybetmeler, rakip oyuncunun spor hayatını bitirecek kadar sert fauller, antrenöre karşı gelmeler, seyirci ile olan gereksiz diyalogları…

Bunlardan hangisini yapmıştı Alex De Souza; Hiçbirini…

Başlangıç cümlemi biraz değiştirerek aynısını bir kez daha yazıyorum. Bizim olan ya da bizim gibi benimsediğimiz, Galatasaray’a ve Türk Futboluna büyük katkı sağlamış Fatih Terim’in de Galatasaray’daki Teknik Direktörlük hayatı bir telefon sonrası bitirildi.

Söyler misiniz, hangi teknik adam zamanında biz böyle büyük başarılar elde ettik, hangi teknik adam bizi böyle heyecanlandırıyor, hangi teknik adam Avrupa’da en iyiler arasında gösteriliyor, hangi teknik adamın oyuncular üzerinde bu kadar etkisi var, hangi teknik adama biz imparator kelimesini bu kadar yakıştırdık?..

Galatasaray’ı çalıştırırken Futbol Federasyonu’ndan gelen teklife “hayır” demediği ya da diyemediği için hatalıdır, yönetimle daha iyi ilişki kuramadığı için hatalıdır… Ama biz yetenekli, star, herkesin sevgilisi olmuş oyunculara her türlü opsiyonu sağlarken, her türlü kaprislerine boyun eğerken, neden farklı, ama sahada oyuncuları ile aynı duyguları yaşayan, bunu da net bir şekilde sözlerle ve davranışlarla ifade eden  Fatih Terim’e aynı hoşgörüyü, aynı sabrı göstermiyoruz?

Biz ne garip bir milletiz… Senelerdir aynı kulüpte olup hiçbir başarıda ismi geçmeyen,  takımını bir adım bile ileriye taşımayan, hiçbir yenilik de imzası olmayan insanlarımız dururken, hem milli takımı hem de kulüp takımını başarıyla yöneten böyle bir teknik adamın işine son verilmesine anlam veremiyorum…

Mayıs ayı itibarıyla bu olay gerçekleşseydi  ve “tercihini yapmıştır. Kendisine başarılar diliyoruz. Bundan sonraki başarılarını gururla izleyeceğiz” denilseydi,  bunu normal  karşılardım. Ancak Şampiyonlar liginde güçlü bir grupda olan ve haftaya mutlaka kazanması gereken bir Juventus maçı varken,  zamansız ve acele verilmiş bir karar gibi geliyor bana…  

Bir telefonla işler bu noktaya geliyor, bir telefonla Fatih Terim kızından işine son verildiğini öğreniyor. Hani telefon bir iletişim aracıydı. Bu şimdi bir iletişim şekli mi, yoksa bitiriş şekli mi?

Hangi insan bu kadar emek verdiği bir kulüpten, bir takımdan, büyük bir camiadan bu şekilde ayrılmak ister? Bunu en iyi sanırım Alex De Souza anlar…

Benim için eleman değil, büyük bir teknik adam, büyük bir lider olan Fatih Terim’e;

Sonsuz teşekkürler, herşey için…Ama en çok da, bizim sadece hayal ettiğimiz, sizin ise bunu gerçekleştirdiğiniz için…