ALGI YÖNETİMİ, BJK VE DİĞERLERİ...

Çeşitli şekillerde ve şiddetlerde yürütülen algı yönetimi, kişisel boyutlara taşınabiliyor. İnsanlar, sevmedikleri, istemedikleri veya ne açıdan bakarsanız, nefret etmeye çalıştıkları ya da nefret edilmesini istedikleri kişilere ilişkin çeşitli haber, yorum, değerlendirmeleri yazmaktan, konuşmaktan çekinmiyor oldular. Ellerindeki var olduğunu sandıkları güçleri kullanmayı, üstelik de bu nefretin etkileriyle kullanmayı tercih ediyorlar.

Ama bilmiyorlar ki, bunlar geçici şeyler. Çeşitli tanımlarla ortaya çıkan değerlendirmelerin doğruluğu ve içeriği konusunda yanılsamalarla dolu bir haber kirliliği yaşanıyor. Sahip olduklarını sandıkları bazı özellikleri ile bir yerlere varmaya çalışıyorlar. Dolduruşlarla, doğru olmayan bilgi ve haberlerle bir yerlere ulaşmayı isteyenlerin hazin sonlarının ne olduğunu merak edenler, yakın tarihin taze sayfalarına bakabilirler. 

Başkalarının yaptıklarını, yaşadıklarını, kendilerinin ilişkileri ile değerlendirmeye çalışan kardeşlerimiz olabilir. Geçmişte yaşanmış bazı olayları sırf haber uğruna yeniden gündeme taşımak isteyen hevesliler olabilir. Yaptıklarını ya da yazdıklarını bir görev olarak düşünenler de olabilir.

Herkes kendi işini yapmalıdır! Bunu yaparken adil, dürüst, etik olunmalıdır. Başkaları ile olan ilişkiler sizin yaşam felsefenizi bozmamalıdır. Bilinen özelliklerinizin dışına taşabilecek davranışlarınız, yazılarınız, konuşmalarınız, konferanslarınız size çok şey kazandırmayacaktır. Çoğu kez, anlık duygusal içerikli kararlarınız, sizin yürümekte olduğunuz yollardan sapmanıza yol açabilir. Buna dikkat ediniz!

Sahip olduğunuz konumlar, sıradan insanların üstünde görünebilir. Ama unutmayın, sıradan ya da hangi sıfatları yakıştırıyorsanız, o insanlardır sizi oralara taşıyanlar. Ne yaptığınız çok umurumda değil, ayrıca gerçeklerle karşılaşınca aynadaki yüzünüzün ne hale geleceğini de çok merak etmiyorum.

İnsanları rahat bırakın! Bakın kendi işinize... Haber peşinde koşun, yorum yazın ama bir hedefiniz olsun. Bir vaatte bulunabilin. Değerlendirmeleriniz topluma yön versin, yeni gelişimler sağlasın, toplumun refahına katkıda bulunsun. Mutlu insanların oluşumuna destek olun.

Şunu unutmayın: İnsansınız ve bazen duygusal olabilirsiniz... Bu özelliğiniz sizin gerçek ötesi davranmanıza sebep olabilir. İçinde yaşadığınız koşullar ve tanımlanması güç davranış modelleri sizi yoldan çıkarabilir. İlişkileriniz sizi heyecanlandırabilir. Kaynağı belli kontrolsüz adrenaliniz kaza yapmanıza yol açabilir. Aman dikkat ediniz!

Beşiktaş Jimnastik Kulübünün futbolda şampiyonluğunu kutluyorum. Fenerbahçe Basketbol Takımının Berlin’deki onurlu savaşını bütün kalbimle destekliyorum. Basketbolde gönüllerin şampiyonu FB’dir. Ama bu maçın tamamı çok dikkatli biçimde analiz edilmelidir! Avrupa Basketbolündeki bu hakem rezaleti korkunç; uçak düşmese, Rus misafirler Antalya’ya gelmese de inanın herkes FB’nin şampiyon olmasını isterdi. Merak etmeyin bir sonraki sezonda tablo çok farklı olacaktır!

Türkiye büyük bir ülkedir. Bunun varlığını kavramak bir kültür meselesidir. Türkiye’nin büyüklüğüne inanamayanlar zaten bu yazıyı okumasınlar! Vize, terör, yaşam, kalkınma savaşındaki bir ülkenin önüne lütfen yeni duvarlar örmeyin! 

Yüz yıl sonrasını düşünün... Gözünüzü açtığınızda karşınızda gördüğünüzün yüz yıl sonraki halini hayal edin! Bugünkü düşüncenizin çok ötesindeki bir görüntü ile karşılaşacaksınız. Bu sizi şaşırtmasın! Hayat böyle bir şey işte! 

Bazıları, yalanlarla yaşıyorlar. Hatta bir süre sonra söylediklerine ya da öne sürdükleri yalanlara kendileri inanıyorlar. Sonrasını yazmaya gerek yok!

Ali Saydam’ın kitabını birkaç sene önce okumuştum. O kadar çok etkilenmiştim ki, bu kadarı da olmaz diyordum. Ama, kısa süre içinde yaşadıklarım, bazı kardeşlerim ve dost sandıklarımın yazdıkları ile örtüşünce inanılmaz derecede şaşırdım. 

Buradan çıkarılacak dersleri şöyle özetleyebilirim:

Dolduruşa gelmeyin!

Dürüst olmayı sürdürün!

Duygusallığınızı kontrol edin!

Büyük düşünün!

Dolmuşa gelmeyin, sizi otobüse bindiriyor olabilirler!

Hayat, sizi fark etmediğiniz bir yöne savurabilir!

Sevmeseniz de, rüzgar farklı yönlerden esebilir!

Yolunda gitmeyen işlerde aslında sorumlusu siz olabilirsiniz!

Sevdikleriniz size sırtlarını dönebilir! Bunu normal karşılayın! Hayat böyle bir şey aslında...

Tavsiyem, Roma imparatorluğunu gözden geçirmenizdir (Bu size inanılmaz fikirler verebilir...)

Bu kadar!..