SON DAKİKA
![]() ![]() ![]() ![]() ÇALIŞTAYDAN YANSIMALAR...![]() Gençlik ve Spor Bakanlığı, yapması gerekeni tersinden tamamladı. Önce Antrenör Eğitim Yönetmeliğini Resmi Gazetede yayınladı sonra da “Pardon” denildiğini sanıyorum, Çalıştay yapmaya karar verdi. Okumuş ya da izlemişsinizdir. Federasyon ve Kulüplerimizle Spor Çalıştayı yapma fikri oldukça iyi bir gelişme. Ancak bunların hiçbiri yapılmadan, kimseye danışılmadan bu yönetmelik yayınlandıktan sonra şimdi yapılan bu toplantılara ne denir, onu siz takdir edin?
Kulüpler denildiğinde gördüğüm başkanlar, birkaç tanıdık kulübün yetkilileri idi. Orada Futbol Milli Takımının hocasını da gördüm. Hatta kameralar karşısında konuşma da yaptı. Ama milli takımı oluşturmada Türkiye’de yetişmiş oyuncu bulmakta zorlandığımız günlere açıklama getiremedi.
Futbolda, bu yılki Avrupa Şampiyonasına katılacak takımın oyuncuları ne şekilde takip ediliyor? Bunların performans ve sağlık durumları nedir? Oraya gitmek kadar oradaki maçların önemini unutmayalım. Katılma hakkını elde etmek güzel bir şey ama orada bir şeyler yapmayı bırakın, finale doğru ciddi bir planlama sürecine girilmesi gerektiğini hatırlatmak istiyorum.
Bakan konuştu, iki kulüp başkanı ve kulüpler birliği başkanı açıklama yaptılar. Detayları ve çalıştay sonuçlarını merakla bekliyorum. Medyayı taramadım ama olay sanıyorum, borçlara, menecer ödemelerine ve futbolun klasik sorunlarına takıldı kaldı. …
2020 Tokyo Olimpiyatlarına katılma hakkını kazanan Voleybol Kadın takımımıza, teknik heyete ve arka planın en önemli tarafı olan federasyon yöneticilerini tebrik ediyorum. Konu sosyal medyada çeşitli şekillerde değerlendiriliyor. Şimdi orada başarı bekliyoruz.
Benim anlamadığım, özerk bir federasyon denilen Futbolda neden devlet ile sürekli işbirliği yapılmak isteniyor? O zaman bu özerklik biraz havada mı kalıyor dersiniz? Burada hızla çözülmesi gereken şey özerk bir federasyonun nasıl çalıştığının belirlenmesidir. Bugün hemen her stad devlete aittir. Sahibi oldukları söylenen stadların kulüpleri dikkatle incelenirse bu tesislerin tamamında devletimizin olağanüstü desteği bulunmaktadır. Kulüpler bunların bakım ve onarımlarını yapsınlar, bu bile yeter… Eğer yeni bir stad yapılacaksa THY (Turkish Airlines) uçan yolcuları arasında bir anket yapsın, en çok taraftarı olan takımın kulübüne yeni ve modern bir stad yapsın! Uzun yıllardır bekleyen ve bir türlü yayınlanmayan kulüpler yasası var. Herkes bunun çıkmasını bekliyor ama ortada söylentiden başka bir şey yok. Dernekler yasası ile kulüp idare edilirse olacağı budur. Üstelik bu durumdan herkes memnun görünüyor. İşleyen alete çomak sokulmasını kimse istemiyor. Kuşkusuz yıllardır devlete sırtını dayamak sureti ile yönetici, başkan veya kurul üyesi olan şahıslar radikal değişikliklerden hoşlanmayacaklardır. Atanarak gelenlerle seçilerek gelenler arasında bir fark bulunmalıdır. Ancak seçim için ismi işaret edilmiş ve çeşitli yönetmelik oyunları ve kriterleri ile bu pozisyonlara getirilenler (Sözde seçimle gelmiş görünüyorlar) buraları kimseye bırakmak istemiyorlar. Ama unutmasınlar, aynı yöntemle gelmek isteyen, kapının arkasında bekleyen bir sürü aday bulunuyor. Her zaman yazarım, her iş için çok önemli üç süreç vardır: Bunlar, hedef, planlama ve doğru insan kaynaklarıdır. Bunlara ilişkin güçlü fikirleriniz, doğru iradeniz varsa istediklerinizi gerçekleştirirsiniz. Bunun dışında yaptığınız aktiviteler ne size ne de sporumuza bir şeyler kazandırmayacaktır. Bu makale 218 kez okundu Yükleniyor...
|