GÜZELLİKLERE ALKIŞ... YA ÇİRKİNLİKLER?..

Bu haftanın Lig maçlarında alkışlayarak seyrettiğimiz üç kaleci vardı. Üçü de birbirinden güzel kurtarışlar yaptılar. Bunlar Fenerbahçeli Volkan, Galatasaraylı

Muslera ve Trabzonlu Onur... Bu tür güzelliklere hasret kalmışız ki, hop oturup hop kalktık seyrederken. Bu güzelliklere spor terbiyesi yüksek Drogba da katkıda bulundu. Gollük şutunu inanılmaz bir refleksle çelen Onur’u, hem maç içinde hem de oyun bitiminde kutladı. Ne güzel değil mi? Yıllanmış bir futbol seyircisi olarak, genç, çaylak futbolculara bir önerim var. Bu işten ekmek kazanma sevdasında iseniz, lütfen Drogba’nın nasıl pas verdiğini, nasıl asist yaptığını izleyiniz. Mümkünsü onun maç kasetlerini edininiz. Onlar ola ki, sizin için birer ders kitabı gibi olur. Eminim ondan çok şey öğreneceksiniz; pişman olmazsınız! Drogba gerçekten seyredilecek bir futbolcu… Maçta sahanın nerelerinde nasıl durulur, nasıl adam eksiltilir, nasıl gol vuruşu yapılır… Hepsi var onda...

Galatasaray- Trabzonspor karşılaşması haftanın en ilginç maçıydı. Karşılıklı olarak kaçan goller mi dersiniz, kalecilerin inanılmaz kurtarışları mı dersiniz, saymakla bitmez... Ancak bunun yanında takımların birer tane de gladyatörleri vardı. Biri Melo, diğeri Colman… Rakiplerine bu denli gaddarca dalan, bu denli acımasız fauller yapan bu tür futbolcuları seyretmek istemiyoruz açıkçası… Olcan’ın verilmiş sadakası varmış; futbol hayatı bitebilirdi. Bütün yorumcular Melo’nun, her tarafından kasıtlı görülen, yarı dönüp tüm ağırlığı ile Olcan’ın gövdesine bindirmesini, affedilemez bir  hareket olarak yorumladılar. Ancak hakem direkt kırmızı kart gerektiren bu hareketi sohbetle geçiştirdi… Yazık doğrusu! Hakemlik bu değil... Eğer bu hareket cezalandırılmıyorsa, ne cezalandırılacak ey futbol sevdalıları?

Fenerbahçe, Noel hazırlığına erken mi başladı ne?.. Kupadan ucuz bir biçimde elenmeleri, bir gevşemenin ilk işaretini vermişti zaten. Bir takım şampiyonluğa oynuyorsa ve karşıt takımdan 15 puan ilerdeyse yenilme lüksü olamaz; olmamalı... Görüyorsunuz, makas kapanmaya başladı bile. Fener taraftarlarına sabır dilemekten başak ne yapabiliriz ki… Galatasaray’la olan puan farkı kapandıkça Fenerbahçe’nin işi daha da zorlaşacağa benziyor.

Beşiktaş için ne söylenebilir? Rahat bırakılırsa, gençlerle de yürümesini biliyor. Rahat bir yengiye ulaştı Elazığspor karşısında... Portekizliler olmazsa bu iş yürümez diyenler, biraz daha sağlıklı düşünsünler kanımca. Çarşı, geçmiş cezaları hazmetmiş görünmüyor. Takımına yeniden sahip çıkıyor. Federasyona yürümeleri bunun göstergesi…

Bu haftanın bir başka dikkat çeken yanı, puanı az olsun, çok olsun bütün takımların attıkları gollerin hemen hemen hepsi, hem hazırlanış bakımından, hem de atılış bakımından göze hoş gelen güzellikteydi. Bunlar futbolumuz adına sevindirici görüntüler idi...