SON DAKİKA
![]() ![]() ![]() ![]() KAZANAN HAKEM!..![]()
Fenerbahçe- Beşiktaş maçında kazanan yok: 3– 3… Ortada astığı astık, kestiği kestik bir hakem vardı. Bence oyunun tek galibi 90+4’lük zaman diliminde, yönetimini sürdürebilen hakem Çakır idi. Avrupa’da boy gösteren ve gurur duyduğu-muz hakemimize böylesi bir performansı yakıştıramadık. Bereket versin seyirciler iyi niyetliydi; futbolcuları iyi niyetliydi (Fener’in Portekizli kasabı hariç; bir de karşıt takımın oyuncusuna kafa atan Emenike…) Ve maç son haftaların en seyirlik oyunu idi. Maç sonunda iki tarafın oyuncularının birbirlerini sarılıp kutlamaları özlediğimiz resimlerdendi. Bu arada Beşiktaş’ın korku içindeki direktörü Biliç şaşırttı beni. Oyunu bir türlü okuyamadı. Yanal yürekli davrandı; kazanma hırsı hep üst düzeydeydi… Kendisini kutlarım. Bu derbinin tartışmaları 10- 15 gün sürer. Yeter ki, yöneticiler yamuk demeçler vermesinler; o zaman işin tadı kaçıyor…
Fener’in Caner’ini izlemek gerek… 11 kişilik takıma eş oyunu tek başına oynayan Caner’i yürekten kutlarım. Özel olarak ödüllendirilmeli bu genç… Ulusal takımımızda da üstün bir performans içinde görünüyor. Nedense bende bir korku var. Yükselişe geçen kimselere alerjimiz var sanki… Uğraşmaya da başladılar zaten… Aman Caner dikkat… Galatasaray inişte… Usta ayaklar çaylaklar gibi davranmaya başladı. Avrupa Kupası’nda yer alan bir takım rakibinden iki maçta 10 gol yer mi? Yer derseniz, o zaman bizim de sormak hakkımız olur? Siz ne arıyorsunuz orada? Şunu da hemen eklemeliyim: Bu devşirmelerle takım ruhunu yakalamak zor… Bir yenilgi sizi çorap söküğü gibi dağıtır. Nitekim oyuncular arasında başlayan kavgalar, su yüzüne çıkan görüntüler, hafifsenemez! Kim ne derse desin son iki yılın gol kralı Burak’ı küstürdük. Selçuk baskı altında; kimin hangi topu kullanacağı belli değil. Mancini’nin bizim lige alışması daha çok zaman ister. Transfer politikamız kanımca yarım- yamalak… Eğer siz sadece futbol oynayacak adamlar peşinde koşarsanız; spor ahlakını, arkadaşlık davranışını, topluluk içindeki uyumunu, konuşmasını, oturup kalkmasını incelemezseniz, bu devşirmelere daha çok para dökersiniz. Her maç sonu da, taraflı tarafsız bir çok futbol severi üzersiniz. Unutmayalım ki, bizim üç büyüklerimiz yüz yılı aşmış kulüplerdir. Bu köklü kurumlarımıza uluorta adamlar sokamazsınız. Bu adamlara hangi takımlarda oynadıklarını doğru dürüst anlatmak gerekir. Parasından vazgeçtik, ama bizim de onurlu duruşumuza saygılı olmalarını istemek hakkımızdır. Sergenli Gaziantepspor, bol acılı Antep kebabına devam ediyor… Gençlerbirliği’ni de 3-1’le geçtiler. Daha konuşmak erken ama anlaşılan Sergen işini sıkı tutuyor. Aslında hangi işte olursa olsun, ciddiyet, kendine inanma, sıkı çalışma başarı için şart. “Futbolculuk ayrı şey, çalıştırıcılık ayrı şey” dense de, açık ve dürüst olmak da bir özellik… Sergen’in başarılı olmasını dilerim. Bu makale 378 kez okundu Yükleniyor...
|