SON DAKİKA
![]() ![]() ![]() ![]() SPORDA GERİYE KAÇIŞ!..
Sporun gelişmesini istemek yalnızca Olimpiyat Komitesi veya Türk Spor Teşkilatının işi değildir. Nitekim 2016 yılına kadar sürecek bir çalışma takviminin stratejik planını yayınlayan TMOK (Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi), hedeflerin gerçekleşmesi için paydaşların katılımını zorunlu görmektedir. Okullardaki sporun gelişememesi kulüplerdeki performansı olumsuz yönde etkiliyor. Alt yapı kurma veya spor okulu yaratma işlerinin yüksek maliyetleri (!) nedeni ile üst düzey spor kulüpleri işi transferle çözmeyi seçmektedir. O kadar yüksek bedellerin uçuştuğu transfer dünyasında, yalnızca bir sporcunun maliyeti bir kulübün alt yapısının 5 yıllık giderini karşılayabilmektedir. Okul ve kulüp ilişkilerindeki bu ters durum doğrudan milli takımlarımızı etkilemektedir. Yıllarca takım sporlarında Olimpiyat Oyunlarına gidemeyişimizin altında kulüp takımlarımızda yer alan yabancı uyruklu oyuncular yatmaktadır. Bazıları sürpriz biçimde uyruk değiştirsede aslında bu, yabancı kontenjanını tamamlamış kulüplerin yaptığı operasyon olmaktadır. İşin çok boyutlu yanı bazı kulüplerin kendi çevrelerinden sporcu seçme ve yönlendirmesi yerine iller arası transfer yaparak sporcu ihtiyacını gidermesidir. Buna en iyi örnek bir kros takımı kurmak için bile başka illerden sporcu getirmeyi tercih eden belediye kulüplerimizdir. İlk bakışta eleştiri alsa da eğer civarda yoksa bu yolu seçmek kulüp hedefleri açısından doğru kabul edilebilir. Gelelim federasyon başkanlarının seçim işlerine: Şimdi mevcut bir başkan vardır. Onun seçilmesi için bazı kulüpler çalışır. Ama sonra onu beğenmezler, bir başkasını aday gösterirler. O da bekledikleri gibi çıkmaz, bu defa yine bir başkasını öne çıkarırlar. Başkan seçilen kişi eğer o kulübün istediklerini yapmazsa suyu ısınmış demektir. Derhal yenisine geçilir. Bu işler yapılırken şemsiye kurum olan spor teşkilatı ne yapar, bilinmez? Onların da haklı olduğu taraflar yok değil tabii... Çıkarılmış çerçeve yönetmelik çok fazla hatalara neden olmaktadır. Özetlemek gerekirse, pusu kurulmazsa bir federasyon başkanının değişmesi (bu arada kendi de istemezse eğer) mümkün değildir. Bu arada bazı önemli başarılara imza atmış federasyon başkanlarımızın değiştirileceği konuşmalarını duymuyor değiliz. Bunların kimler olduğunu hemen yazayım: Birisi Turgay Demirel, diğeri Erol Ünal Karabıyık... Bu iki insanın yönettiği federasyonlar, bayanlar hanesinde olimpik mücadeleye ekip gönderme başarısını gösterdiler. Sevmeyebilirsiniz ama yaptıkları işlere saygı gösterilmelidir. İşte tam bunları düşünelim derken neden 5 madalyada takılıp kaldık sorusuna verilebilecek tarafımdan yazılmış cevapları buluyorsunuz. Üstteki satırlar konuyu açıklamada fikir verebilir. Sporun yönetilmesi ve okul-kulüp sporlarının geliştirilmesinde başka yöntemler bulmak zorundayız. Çok sayıda spor yapan grubun içinden başarılı sporcular çıkar. Burada küçük ama önemli detaylar yatar. Okullardaki spor eğiticileri, okulların yöneticileri, kulüp yapılanmaları, federasyonların yönetim şekli, üst spor teşkilatlarının spora bakışı ve TMOK, hep birlikte hareket etmek zorundadırlar. Eğer bu koordinasyon sağlanmazsa sporda geriye gidiş değil, “geriye kaçış” durumu ortaya çıkacaktır.
Bu makale 606 kez okundu Yükleniyor...
|