SON DAKİKA
SPORDA TEKNO-ERGONOMİ![]() Bu başlığı okuduktan sonra neler varmış ya dediğinizi hisseder gibiyim. Formalar artık su geçirmiyor. Ama teneffüs eden bir özelliğe sahip olan bu forma, sporcunun ten sıcaklığını bir şekilde dışarıya transfer ediyor. Keza ayakkabılar da öyle. Su geçirmiyor, ayaklar ayakkabının içinde zaman geçtikçe yanmıyor, ısıyı dışarıya iten bir zar ile ayak sıcaklığının aynı düzeyde kalmasını sağlıyor.
Futbolun klasik yeşil çimleri, renkleri aynı olsa da bu defa sentetik çimlerle aslını aratmayacak şekilde hepimize sunuldu. Bazı değil, çoğu maç son yıllarda sentetik zeminle döşeli futbol sahalarında oynatılıyor. Bundan memnun olanlar yanında memnun olmayanlar da bulunuyor. Farklı iki zeminde yapılan maçlardaki yaralanma oranları konusunda ciddi bir inceleme yapılırsa, büyük ölçüde sentetik zeminlerdeki maçlarda daha çok yaralanma ve dolayısıyla sakatlıkların meydana geldiği görülecektir.
Bu konu tartışılmaya devam ediyorsa da işin bir de ekonomik tarafı bulunmaktadır. Gerçek çim ile sentetik çim arasında maliyetler açısından önemli farklar bulunduğu bilinmektedir. Bu konuda tartışmalara bakılırsa avantaj sentetik çim sahalardan yana durmaktadır. Peki sakatlık konusu gündeme gelirse sonuç ne olacaktır? Bu konuda iyi bir etki araştırması yapılmalıdır.
Salonlarda eskiden flaş ile fotoğraf çekilmesi yasak idi. Çünkü flaşın patlaması ile pozisyonda yer alan sporcuların gözleri kısa süreli olsa da görme kaybına uğruyordu. Flaşla fotoğraf çekiminin birinci sebebi salon aydınlatmalarının yetersiz oluşudur. Zamanla aydınlatma teknolojisi gelişti hatta maçın oynandığı zemindeki her metre kareye düşen ışığın ansilümen cinsinden düzeyi ölçülmeye başlandı. Ayrıca fotoğraf makinaları ve kameralarının daha düşük ışık ortamlarında çekim yapabilme teknolojisine sahip olması ile flaşla fotoğraf çekme neredeyse tarihe karıştı.
Kayak yapan sporcuların kullandıkları takımlar eskiye göre çok daha iyi kayma özelliğine sahip oldu. Hatta yarış yapılan bölgenin kar yapısına göre özel bir zemine büründü. Çeşitli kayak sınıfı yarışlarındaki kullanılan tulumlara göz atarsak, onlardaki olağanüstü teknolojik gelişmeler, kayak sporcularının çok daha rahat koşullarda antrenman yapmalarını ve yarışmalarını kolaylaştırdığı görülecektir.
F1’deki teknolojik gelişmeleri yazmaya başlasak, sayfalar yetmeyecektir. Ancak farklı hava koşullarındaki lastikler ve bunların teknolojileri incelendiğinde olağanüstü bir tablo ile karşı karşıya kalıyoruz. Yarış otomobillerini çok özel bir zemine sahip pistlerde izlediğimizde yol tutuşunun ne kadar stabil ve güvenli olduğunu hayretler içerisinde izliyoruz. Burada pistin özelliği kadar bu zemine uygun üretilmiş lastikler dikkatle analiz edilmelidir.
Peki, günlük hayattaki gelişmeler biz normal insanlar için neler sunuyor? Bir kere teknoloji bağımlısı olanlarımızın çoğunda boyun omurlarında öne eğiklik fena bir şekilde yaygınlaşıyor. Keza elimizdeki telefonlara bakarken de başımızı öne eğerek bu hareketi yapıyoruz. Özellikle masa başı işleri sürdürenlerimizin ya masalarının yüksekliklerinin arttırılması ya da kullandıkları bilgisayarların altlarına birkaç kâğıt paketi koyarak yükseltilmesi gerektiğini bildirmek zorundayım. Bazı kullanımlardan dolayı birçok insanımız boyun omurlarında ciddi hasarlarla karşılaşmaktadır.
Sporda hem teknik hem de ergonomik araştırmalara göz atmak gereklidir. Gerek antrenmanlarda gerekse yarışmalar esnasında sporcuların olası yaralanmalardan korunması için buna ihtiyaç duyulmalıdır. Bunların yanında taraftar ya da seyirci olarak maçlara gidenlerin oturacakları iyi bir koltuk, iyi sıcaklık ve iyi bir havaya ihtiyaç duydukları unutulmamalıdır.
İstanbul, 13 Ekim 2025
Bu makale 25 kez okundu Yükleniyor...
|