SON DAKİKA
![]() ![]() ![]() ![]() SÜPER LİG Mİ?..![]()
Futbolumuz alarm veriyor. Süper Lig diyoruz; oturmuş takım görüntüsü veren takımımız yok… Kasımpaşa, kendisinden on misli pahalı, lider Beşiktaş’a elini kolunu sallaya sallaya 3 gol atıyor; hem de tertemiz goller… Ve lider, ecel terleri içinde beraberliği zar zor kurtarıyor. Anladık statları; bana göre asıl kalecileri de yok. Özetle önü başka takım, arkası başka… Ve Perşembe günü Moskova maçını kazanamazsa düşüşe geçer. Basının erken şişirmeleri fayda değil, zarar veriyor Beşiktaş’a... Kasımpaşa beraberliği geçen hafta aldığı sanal puanları geri vermesine neden oldu. Kaybı iki puan değil, altı puan!.. Bu arada Sosa’nın Gomez’e 35 metreden attığı pas, Gomez’in golünden daha güzeldi. İkisini de kutlamak gerek...
Galatasaray, Eskşehir’i 4-0'la, Fenerbahçe zorla da olsa Osmanlıspor’u 1-0'la geçtiler. Selçuk’un frikik golü, İzlanda’ya attığının tam bir kopyası idi. Alkışlanacak güzellikte bir gol. Ve bundan sonra açılan Galatasaray farka gitti. Bu sonuçlar gösteriyor ki, şampiyonluk İstanbul üçleri arasında. Ancak iki takım da tam oturmuş değil. Oyuncularla teknik direktörler arasındaki sürtüşmeler hoş olmuyor. Kanımca oyuncular psikolojik olarak ilk onbirde oynayıp oynamayacağını bilmelidir; zihinsel hazırlık bedensel hazırlık kadar önemlidir. Emektar kaleci Volkan’ın yerine yeni kaleci gerek. Ve hala Pereira, elindeki iki klas vurucuyu (Fernandao – Van Persie) nasıl oynatacağına karar vermiş değil. Barselona’da dünyanın en iyi üç vurucusu Messi, Suarez ve Neymar nasıl bir arada oynuyorlar? Real Madrid’de Ronaldo, Benzema, Rodriguez aynı şablon değil mi? Trabzonspor ciddi bir kaos içinde... Trabzon Başkanının konuşmaları korkutucu. Hele hakemleri odalarında hapsettirmesi, nerden baksak bir facia. Daha doğrusu futbolumuz kasten mi tehlikeler içine itiliyor, anlayamıyoruz. Futbol oyun olmaktan çıkıp, zorbalığı dökülmüş durumda. FİFA, UEFA devreye girerse seyreyleyin gömbürtüyü. Bu bizim süper ligimiz olamaz. Buna başka bir ad bulmak gerek… Futbolcusundan, teknik adamına ve de yöneticilerden ta başkanlara kadar, herkes hakemlere hücum ediyor. Taç kararı bile her iki tarafın oyuncuları arasında sürtüşmelere, itişmelere neden oluyor. Taç nedir ki? Dışarı çıkan topun oyunu sokulması… Bu bile kavgalara neden okuyor. Hakemler tartaklanıyor. Hemen hemen bütün maçlarda üç beş oyuncu hakeme çullanmaya hazır. Elleriyle hakemleri itme, çekme… Bunların hepsi kırmızı kartlık yavanlıklar. Hakemler, basın dahil ciddi baskı altında. Hakem korku içinde sahaya çıkarsa, bu lig yürümez. Kenar adamları, futbolcular ve de seyirciler hakemlere yardımcı olmak zorundadırlar. Saniyelik pozisyonları saatlerce yavaş gösterimde izleyip ahkam kesmek kolay. Yorumcuların maharetleri varsa, anında kararlarını verseler de na hatalara düştüklerini görebilsek… Bu hafta Avrupa kupa maçları var takımlarımızın. Ligde gösterdikleri oyunlarla maç kazanmaları zor. Günden güne futboldan soğuyan seyircilerimizin (Statlar dolmuyor) beklentileri var. Onları sevindirmek, statlara yeniden çekmek, biraz da oyuncuların performanslarına bağlıdır. Yoksa bu insanlar niye zahmete girip yağmurda çamurda yollara düşsünler ki?.. Korkarım seyirci azlığı, anlı şanlı paralar kazanan futbolcuların da işini bozar. Öyle lüks otolar alma şanslarını da kaybedebilirler... Bu makale 330 kez okundu Yükleniyor...
|