SON DAKİKA
ÜNİVERSİTELERİN ÇANAKKALE BULUŞMASI!..
Bu sene Çanakkale destanının 100. yılı kutlanacak. Şimdiden duyduklarımız orada çok kapsamlı faaliyetlerin yapılacağı şeklinde...
Toplantı Çanakkale filmi ile başladı. “Kınalı Ali Mektubu” herkesi duygulandırdı. On Sekiz Mart Üniversitesinin tanıtım filmini izledik. Spor karşılaşmalarında başarılı olan sporcuları ve BESYO’yu kutlayan Rektörün konuşması meslektaşlarımızı gururlandırdı. On Sekiz Mart Üniversitesi Rektörü ve Çanakkale Valisi, Üniversitelerin buluşmasında açılış konuşmalarını yaptılar. Her ikisinin cümlelerini yan yana ya da alt alta koysak aynı duyguları taşıyordu. Onların konuşmasından çıkardığım kısa izlenimlerimi sizlerle paylaşıyorum: “Türkiye’de herkes Çanakkaleli. Çünkü burada şehit olanlarımızın şehirlerine baktığımızda bu ülke topraklarını savunmak için her yerden geldiklerini görüyoruz. Gün geçtikçe, nasıl bir mücadelenin yapıldığını, dış güçlerin çabalarına karşın, inançla bezenen savunma karşısında kimsenin başarılı olamayacağını daha ciddi boyutlarda öğreniyoruz.” Türkiye Üniversite Sporları Federasyonu bu yılki toplantısını Çanakkale’de yaptı. 170 Üniversite içinden 106 tanesi bu faaliyette yer aldılar. Spor Yüksekokulu Müdürleri, Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanları, federasyonun yönetim kurulu üyeleri, sponsorlar, Çanakkale Boğazı kenarındaki Otelde bir araya geldiler. Üniversite Sporları Federasyonu Başkanı Prof. Dr. Kemal Tamer, bu defa Eğitim ve Koordinasyon toplantısını, anlamlı bir yıl olması sebebi ile Çanakkale’ye aldıklarını, burada olmaktan çok memnun olduklarını açıklayan bir konuşma yaptı. Yapılan faaliyetleri, karşılaşılan sorunları, sponsor şirketlerle birlikte düzenledikleri faaliyetlerden örnekler anlattı. Kuruluşundan bu yana federasyonun çalışmalarını aktarırken, ilk yönetim kurulu arasında yer alan bu satırların sahibinin orada olduğunu gördüm. Siyah saçlar ve siyah bıyıkları ile.. Üniversitelerarası spor karşılaşmalarında Türkiye’de ilk sırayı alan takımlarımızın Avrupa Şampiyonalarına katılımı, aldıkları dereceler dikkatle izlendi. Ama son zamanlarda oralara katılan ekiplere bir kupa bile verilmeme bilgisi herkesi şaşırttı. Avrupa, bu türden maçların bir çekişme, yüksek rekabet yerine bir şenlik havasında yapılmasını istiyor olmalı. Koç Grubu, Üniversite Sporlarının karşılaşmalarında organizasyon, müzik, eğlence, teknoloji gibi destekler veriyor. “KOÇFEST” ismi ile bilinen bu etkinlik her yıl birkaç kentte yapılıyor olsa da finali bir şehre taşınıyor. Bu yıl Isparta deniyor ama şimdiden konaklama ile ilgili çok şikayetin geldiğini görüyorum. Sanıyorum Federasyon tekrar bu konuyu gözden geçirecek. Çanakkale buluşmasında iki farklı konferans çok ilgi çekti: Birisi Türkiye Futbol Tenisi Platformu Başkanı Sayın Orhan İçin tarafından verildi. Hemen herkesin dikkatini çeken bu sunumda bazı katılımcıların şimdiden takımları kurmaya başladıklarını gözlemledik. Bu spora, Üniversiteler arasında en yüksek desteğin Kocaeli ve Karabük Üniversiteleri tarafından verildiğini öğrendik. Bu yıl Futbol Tenisi karşılaşmalarının Karabük Üniversitesinde yapılacağını şimdiden bildiriyorum. Diğer konferans Doping üzerine oldu. Prof. Dr. Rüştü Güner tarafından aktarılan bilgi ve çeşitli sonuçlar herkesi şaşırttı. Yeni teknolojiler sayesinde doping içeren bir maddenin 10 yıl sonrasında bile belirlenebileceğini anlattı. Hangi sporlarda ne tür doping kullanımının olduğunu, dopingle savaşmak için birlikte neler yapılabileceği onuşmanın ana çizgilerini oluşturdu. Oturumlar arasında 2013-2014 yılının karşılaşmaları sonunda Üniversitelerin başarı sıralamasına göz attım: 147 Üniversite içinden birinci Gazi, ikinci Özyeğin, üçüncü Kocaeli Üniversitesi olmuşlar. Bilgi olarak sizlere aktarıyorum. Diğer sonuçları merak edenler federasyonun web sayfasını ziyaret edebilirler. İlgimi çeken bir başka konu, bu federasyonun da bir eğitim komisyonu oluşturmuş olması. Kısa da olsa bazı başlıkları bizimle paylaştı o kurulun başkanı. Yapılacak olan bir araştırmadan söz etti. Üniversite öğrencilerinin egzersize ilişkin yönelimlerinin araştırılacağını söyledi. Değerli okurlarım, evet Üniversitede spor önemlidir ama okula başlayan çocuklarımızın (İlkokul, ilköğretim, vb.) ilk dört yıl içinde hareket, egzersiz, oyun, fiziksel aktivite, beden eğitimi ile karşılaşamadıklarının bilinmesini istiyorum. Ailesinde spor yapmış veya yapmakta olan abla, ağabey, anne, baba, hala, dayı yoksa, çocuklarımız sporla okulda beden eğitimi dersinde karşılaşmaktadırlar. Üniversitede spor yapan bir jenerasyon istiyorsak çocuklarımızın spora, eğitimlerinin ilk yıllarından itibaren başlamaları gerektiğini bir kez daha gözden geçirmeliyiz. Biliyorum uzattım ama yazmazsam rahatsız olacağım. Bazı katılımcılar kongre düzenlenmesi şeklinde talepte bulundular. İnanın ülkemizde sempozyum, konferans, kongreden geçilmiyor. Nisan’dan Aralık’a doğru baktığımda en az 10 adet bilimsel toplantının yapılacağını görüyorum. Çalışma alanlarına göre seçilmiş toplantılara katılmak bu ihtiyacı giderebilir. Sponsorların isimlerini aktarmak istiyorum. Hangi sektör olursa olsun sporda sponsor olmadan kaliteli işler çıkarmak zor oluyor. Evet, sporun Türkiye’deki en büyük sponsoru Devlet, ancak özel şirketlere daha büyük görevler düşüyor. Onlara teşekkür ediyoruz. İsimlerini sıralıyorum; KOÇ HOLDİNG, SPOR TOTO, FİNSPOR, ALGAN TURİZM, ANGORA ROZET VE ISACCO… Bu sponsorlar Üniversite sporlarına katkıda bulunuyor. Bize düşen görev, eğer ihtiyacımız varsa bu şirketlerin ürünlerini satın almaktır. Son olarak Üniversitelerimizin yöneticilerine bir teşekkür göndermenin gerekliliğini paylaşıyorum. Rektörlerimiz, Sağlık, Spor Kültür Daire Başkanlarımız, Üniversite öğrencilerimiz, oralarda görev yapan öğretim elemanlarımız, sahip olduğumuz spor tesislerimiz… Eğer bunlar olmazsa zaten Üniversite Sporları olmazdı. Bu yüzden, maçlara gittiğimizde oralardan yöneticilerimize birer posta kartı göndermeyi unutmayın. Bir başka Üniversite buluşmasında görüşmek üzere…
Bu makale 481 kez okundu Yükleniyor...
|