SON DAKİKA
YENİ FUTBOL MEVSİMİ BAŞLARKEN!..Futbol takımlarımız daha hazırlık havasındalar… Gazetelere yansıyan haberlerden anlıyoruz ki, ne transferler tamamlanmış, ne önemli yerlerin oyuncuları belli olmuş. Takımların teknik ilişkilerinde eski ve deneyimleri futbolculardan yararlanma arayışları sürüyor. Teknik direktörler bir takımın geçmişini, beklentilerini, kapasitelerini hemen öğrenemez. Ki yükleneceği sorumluluklar biraz da bunlara bağlıdır. Bu nedenle eski futbolcular iyi seçim yapılırsa, fayda sağlayabilirler…
Her yıl olduğu gibi bu yıl da yüksek perdeden konuşmalar başladı bile. İlkin dördüncü yıldız çıktı bu yıl. Formalara dördüncü yıldız…Ezeli rakipler başladılar atışa… Dört… dört… Futbolculardan teknik adamlara dek herkes dörtçü. Ve de başkanlar… Siyasal alandaki dörtçülük, Mısır dörtçülüğü konumuz dışı! Ancak ligin seyircisi az takımları da “İlk üç dört arasında…” kendilerine yer ayırmaya başladılar şimdiden. Düş kurmadan bir hedefe ulaşmak mümkün değil gerçekten. Ne var ki gerçekler, hep düşleri geride bırakır geçerler…
Daha mevsimin başında Bursaspor’un havlu atması hoş olmadı eleme maçında. Bu, başta Teknik direktör Şenol Güneş olmak üzere, Bursa camiası için de şok oldu doğrusu. Umarım ilerdeki günlerde bunun acısını çekmezler, kısa süre içinde dengelerini bulurlar…
Geçen yıl gördük ki, Fenerbahçe ve Galatasaray takım olmuş görüntüsü verdiler. Ancak Beşiktaş için bunu söyleyemeyeceğim. Yönetimin, teknik heyetin, takımın ve de özellikle taraftarın kafalarından bir kez olsun bir şampiyonluk düşüncesi geçtiğini sanmıyorum. Niye mi? Şampiyonluklar ille de kazanılması gereken maçlardan geçer. Ben geçen sezon o tür maçlarda, gereken hırsı, gereken azmi ve inancı göremedim. Korkarım bu yıl da bu hava sürecek gibi. Açıkca söylüyorum: Şampiyonluğa oynayacak takımlar, doğru düzgün transfer yapmayı bilecektir. Beşiktaş 7- 8 yıldır öğrenemedi bu işi. Hiç yoktan ödediği milyonlara mı yanarsın, Avrupa kupalarında bir varlık gösteremeyişlerine mi? Zihinsel olarak bir hedefe odaklanamazsanız, başarı çok zor olur…
Geçen yılın yüksek tansiyonda kavga eder gibi geçen maçları, umarım bu yıl yaşamayız. Gönlümden geçen, başkanların maçlarda yan yana oturmaları, seyircilere centilmence davranmalarını telkin etmeleri… Takımları yense de yenilse de ter döken sporcuları içtenlikle alkışlamaları…Küfürsüz, sataşmasız, efendice bir seyircilik… Umarım çok şey istemedim… Bu makale 399 kez okundu Yükleniyor...
|