GÜREŞTE ÜZÜCÜ GELİŞMELER!

Savunmasında, eski milli güreşçi olduğunu belirten ve suçlamaları reddeden Özbege, şunları kaydetti:

''Toprak Mahsulleri Ofisi'nde çalışıyordum. Tanıdığım Bekir Çeker'in ısrarı üzerine federasyona kadrolu olarak geçtim. (Federasyon memuru) Hüseyin Akkaya'ya, iddianamede belirtilen kararların üzerini çizdirdiğimi, başka isimleri yazdırdığımı kabul etmiyorum. İşe 5+5 yıl sözleşmeli genel sekreter olarak başlatılmama ilişkin yazıyı ilave ettirmedim. Zaten işe girerken 5+ 5 yıl sözleşmemiz vardır ve ıslak imzalıdır. Bunu savcılığa da verdim. 

Konya'ya müsabakalara gittiğimizde, oteldeki görevli bana Ahmet Tunç'un iki kişi kaldığını, ücretin iki kişilik ödeneceğini söyledi. Ben de böyle bir şey olamayacağını, bu ödemeyi yapamayacağımı söyledim. Görevden alındığım bana Ahmet Tunç tarafından söylendiğinde, elimde belgeler olduğunu, hakkımı kanuni yollardan arayacağımı kastetmiştim. Kimseye karşı tehdit ve hakaret kastıyla hareket etmedim.''

Eski federasyon başkanı Çeker, şikayetçi oldu

Eski Güreş Federasyonu Başkanı Çeker ise Özbege ile 5+5 yıllık anlaşma yapmadıklarını savunarak, şu beyanı verdi:

''Göreve geldiğimizde bir buçuk yıl süremiz vardı. Bazı belgeler imzaladım. Ancak ıslak imzalı dediği belgeyi gördüğümde, orada birtakım ilaveler, çıkarmalar yapmış ve defterdeki düzeltmeleri memurumuz Hüseyin Akkaya'ya yaptırmış. Akkaya bana bu durumu anlattı. Sözleşmeli personel, ancak federasyonun görevli olduğu sürede görev alabilir. Kendisine bir buçuk yıl görevde olduğumuzu söyledik, kabul etti. İki aylık deneme süresini öne çekmek için 5+5'i ilave etmiş, iş mahkemesine de dava açmış. Bu davalar devam ediyor. Ayrıca savcılığa da usulsüz harcamalar konusunda şikayette bulunmuş. Göreve geldiğimizde dünya kupası vardı. Onun hazırlıklarını yaptık. Hem federasyon başkanlığı hem de şahsıma karşı işlenen suçlar dolayısıyla şikayetçiyim.''

İddianamede ''mağdur'' olarak gösterilen Mehmet Sami Uzun ve Fatih Uzun ise ''Özbege'nin söylediği iddia edilen tehdit ve hakaret sözlerini kendilerine yönelik kabul etmediklerini'' bildirerek, Özbege'den şikayetçi olmadı.

Duruşmada bazı tanıklar dinlendikten sonra, mahkeme kalemindeki kasada bulunan Güreş Federasyonu Başkanlığı karar defteri salona getirildi. Mühürleri sökülerek açılan defterin ''değiştirildiği'' öne sürülen 220. ve 221. sayfaları Mehmet Sami Uzun ve Fatih Uzun'a gösterildi.

Mehmet Sami Uzun, ''Özbege'nin federasyona genel sekreter olarak işe alındığını karar altına aldık. 5+5 yıl sözleşmeli olarak işe aldığımız konusundaysa bir karar almadık. Bunu çok iyi hatırlıyorum. Ancak hangi ücretle işe alındığını hatırlamıyorum. 222. sayfadaki isimleri çizip, yeni isimler yazmadık. Çünkü bir yanlışlık olduğunda, üstü çizilse bile daksillenir, yönetim kurulu üyeleri de paraflar. Defterdeki çiziklerse parafsız'' dedi.

Fatih Uzun ise Mehmet Sami Uzun'un beyanını ''aynen'' tekrarladığını açıkladı.

Hakim Ümit Nuri Dündar, suçtan zarar görme ihtimaline binaen Bekir Çeker'in hem kendi hem de federasyon başkanlığı adına davaya katılmasına karar vererek, eksiklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.

İddianame

İddianamede, Özbege'nin, federasyonda 1 Ekim 2011'de genel sekreter olarak göreve başladığı, 10 Ocak 2012'de ise federasyon başkanlığınca görevden alındığı belirtiliyor.

Özbege'nin, memur Hüseyin Akkaya'ya, ''başkanın haberi olduğunu söyleyerek'', federasyon karar defterine, ''Beş artı beş yıl sözleşmeli olarak, işe genel sekreter olarak başlatılmasına'' cümlesini ilave ettirdiği, bir başlık altındaki isimlerin üzerini çizdirdiği ve başka isimleri yazdırdığı öne sürülüyor.

Bu suretle Özbege'nin, yönetim kurulunca alınan ve kurulun tamamının bilgi ve rızası olmadan değiştirilmeyecek kararların yer aldığı karar defterini bozduğu savunulan iddianamede, Özbege'nin, görevden alındıktan sonra da federasyon yönetim kurulu üyelerini gıyaplarında tehdit ettiği, basına yaptığı açıklamalarda da üyelere hakarette bulunduğu ileri sürülüyor.

Özbege'nin, ''Resmi belgeyi bozmak, yok etmek veya gizlemek'', ''kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret'' ve ''tehdit'' suçlamalarıyla 3 yıl 10 ay 15 günden 12 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması isteniyor.

KAYNAK: TRT