'KÜLTÜRSÜZ GENÇ BİR KUŞAK VAR!..'

Spor Kritik’in bu haftaki konuğu Futbol Dünyası'nın duayen Teknik Direktörleri'nden Celal Kıprızlı oldu.

Programda özetle şu konuşmalar yapıldı:

YUSUF YALKIN: Bu hükümet döneminde spor alanlarında anarşiyi önlemek için üç kez yasa çıkarıldı. Ama görüyoruz ki, yasa çıkarmak yetmiyor. Anarşinin temelinde eğitimsiz bir genç neslin yetişmesi gerçeği yatıyor. Seneler önce bir tiyatroya girmek için saatlerce bilet kuyruğunda beklerdik. Aynı şekilde bir güzel filmi izlemek içinde gişeler önünde kuyruklar oluşurdu. Şu an ne sinemaya giden kaldı, ne tiyatroya… Operaya giden genç sayısı kaçtır acaba? Kaç gencimiz senede kaç kitap okuyor? Öyle olunca, sıkıştırılmış enerjilerini spor alanlarında boşaltıyorlar. Olay çıkarmak için adeta bahane arıyorlar. En ufak fırsatı bulunca da saldırganlıklarını sahneliyorlar. Hayli genç bir nüfusa sahip Türkiye için bu büyük bir sorun.

Medya da işin tam körükleyicisi konumunda. Yangına körükle gidenler çok fazla. Reyting saçmalığı uğruna, toplumun değer yargılarını adeta yerle bir ediyorlar. Kimi yorumcuların sözlerini, eğitimsiz külhanbeyleri bile söylemez! Bir çok kulüp başkanı ve yöneticileri de olay çıkarıcı davranmaktan adeta keyif alır hale geldi. İşte böyle bir ortam var. Futbolumuzun geleceği maalesef çok karanlık.

YUNUS KABAL: Olayların neredeyse her büyük maçta tezahür etmesi bana göre, Gezi Olayları’yla bağlantılı. Gezideki hadiseler adeta kötü bir örnek oldu. Yansımaları da spor alanlarına değin geldi. Tabii ki, sadece yasal düzenleme ile olaylar önlenmez. Zaten hükümet elinden geleni yapıyor, olayları engellemek için… Yasayı tam üç kez revize etti. Ağır maddeler koydu; hapis cezaları bile var…

Her şeye rağmen lig devam ediyor. Ben şahsen ligin en başarılı takımı olarak Akhisar Belediyesi’ni görüyorum. Sneijder’in transfer ücreti kadar bir bütceleri var. Böyle mütevazı bir kadroyla her takıma kök söktürüyorlar. Hazma hocayı kutlamak gerekir. Öteki kulüplere örnek olmaları lazım…

CELAL KIPRIZLI: Olaylı maçların bize artık bir şeyi kesin gösterdiğine inanıyorum. Bu da, genç neslin eğitimsiz oluşu… Eğitim evde başlar, okulda sürer. İş hayatında da bir bakıma devam eder. Bir genç kesim var ki, bu temel eğitimden yoksun kalıyor. 15 milyonu bulan nüfusuyla İstanbul çok değişik bir görünüm aldı. Genç insan çok ama çoğu işsiz… Eğitim durumu çok zayıf. Bir yolunu bulup maçlara giriyor. Ve orada en ufak bir kıvılcımla yangını başlatıyor. Bu gerçekten sporumuz açısından çok vahim bir tablo.

Akhisar Belediyesi örneği gerçekten çok çarpıcı. Her şey para değil… Asıl şey, istikrarı sağlamak Teknik adam Hazma Hamzaoğlu yıllardır aynı takımı çalıştıran tek hoca ülkemizde. Oyuncu hocayı, hoca oyuncuyu iyi tanıyınca, başarı da gelir. İşte parası olan, her yıl 15-20 sporcu alan G. Birliği’nin durumu ortada… her şey para değil!.. Yönetmek ayrı bir hüner ister… Kulüp idare etmek öyle sanıldığı kadar basit değildir…