TV EM’İN DÜNYA GÜZELİ SPOR SPİKERİ!

- Öncelikle Kübra Hera Aslan kimdir? Tanıyabilir miyiz?

"İki kardeşiz. Benden 1 yaş büyük ablam var. Aslen Malatyalıyız. Babaanne tarafı İranlı, Arap tarafımız var ama doğma büyüme İstanbulluyuz. Babam da yine aynı şekilde doğma büyüme İstanbullu. Çocukluğum, Kocamustafapaşa civarında geçti. Cihangir tarafında oturduk. Sürekli taşındık. İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi'ni bitirdim. Asıl istediğim ingilizce öğretmenliğiydi. O mesleği yapmak istiyordum ancak olmadı."

- Spikerlik mesleğine başlamadan önce bir güzellik yarışması sürecin var nasıl oldu? Katılmaya nasıl karar verdin?

"Çok tesadüf aslında. Genelde hep derler ya yolda keşfettiler diye, gerçekten öyle oldu. Yolda keşfettiler. Bir gün annemle alışveriş merkezinde geziyorduk, yarışmayı yapan organizasyon şirketinin yetkilileri beni görmüşler ve yanıma gelip katılmamı istediler. Ailem şimdikinden daha katıydı o zamanlar. Güzellik yarışması falan istemiyorlardı. İlk başta kabul etmemiştim ama sürekli aramaya devam ettiler. Ben de ailemin iznini alarak katıldım. Önce Türkiye'de ikinci oldum daha sonra Tayland'da Türkiye'yi temsil ettim ve orada da ikinci seçildim."

- Güzellik yarışmasında derece alanlar genelde oyuncu ya da mankenliği seçer ki buna müsait bir fiziğin var. Spikerlik aşkı nerden geliyor? 

"Küçüklüğümden bu yana oyuncu ya da manken olayım gibi bir hevesim olmadı. Fiziğim Türkiye standartlarına göre gayet elverişli manken olmaya ama ben istemedim. Böyle bir düşüncem de olmadı. Belki aile yapımla da alakalı olabilir. Ailem modelliğe ya da oyunculuğa sıcak bakmıyordu."

- 'Spor' spikerliği fikri nerden çıktı buna nasıl karar verdin?

"O dönemde Harun Muslu, Fox Tv'de çalışıyordu. Bizim de aile dostumuz. Abim gibidir kendisi. Güzellik yarışmasından çıktıktan 2-3 ay sonra Harun Muslu beni aradı. Evde oturmakla olmaz kalk gel çalışıyorsun dedi. Ben çalışmak istemiyorum dedim. O da gel spikerlik yapacaksın dedi. Hem de spikerlik dedim. Hiç tecrübem olmamasına rağmen gittim deneme çekimi yaptılar. Ben inanılmaz rahattım. 40 yıl spikerlik yapıyor gibi rahat davrandım. Çok usta bir spikermişim havası vermişim. Aslında işe orada başlayacaktım ama Harun Muslu ayrılınca başlayamadım. O arada diksiyon dersi aldım. Spikerliği devam ettirmek istedim. Spora zaten merakım vardı. Voleybol oynamıştım. 6 yıl da bale yaptım. O yüzden sporu tercih ettim. Ana haber ya da çok ciddi işler bana göre değil."

- Ntvspor'da bir staj dönemin var orada neden devam etmedin?

Rıdvan Dilmen ile bir gün oturuyorduk. O bana senin yüzün tam Ntvspor'a göre, gel bir başla staj gör, belki sonra başlarsın Ntvspor'da devam edersin dedi. Orada iki ay staj gördüm spikerlik üzerine. Ama sonra kadronun dolu olduğunu söylediler. Roksan Kunter alınmıştı işe o zaman. Roksan alındığı için mecburen ben de ayrılmak zorunda kaldım.

- Daha sonra TV EM'de işe başladın sanırım. Oraya geçiş nasıl oldu?

"Buraya başlamam da tesadüf oldu. Bir gün Etiler'de restoranda oturuyorduk arkadaşlarımla. Kanalın sahibi başkanımız Mehmet Ali Yılmaz orada arkadaş grubuyla yemek yiyordu. Yapımcı Şükrü Avşar masamıza geldi ve bana dizi teklifinde bulundu. Oyunculuk yapmak ister misin dedi. Ben oyunculuk istemiyorum dedim gitmedim.

- Hep otururken geliyor teklifler...

"Aynen öyle. (gülüyor) Mehmet Ali Yılmaz göndermiş Şükrü Avşar'ı meğerse. Teklif et bakalım spikerlik yapar mı diye. Ben de kabul ettim. Sonra TV EM'e geldim. Büşah Gencer spor müdürüm. Kayhan ağabeyi de annem tanıyordu. Hiç yabancılık çekmedim ve hemen kabul ettim. "

- Son yıllarda başarıyla spor spikerliği yapan bir çok kadın var. Senin bunlardan örnek aldığın ya da idolüm şu diyebileceğin kimse var mı?

"Kimse yok. Aslında baktığınız zaman çoğu standart. Mesela herkes bana soruyor “Saçların neden uzun?” Spor spikerlerinde genelde kısa saç modası var. Ntvspor'dan geliyor sanırım bu gelenek. Ben farklı bir tarz yaratmak istiyorum. Mesela haberi de çok ciddi sunmuyorum. Kendi yorumumu katıyorum. Gayet neşeli bir şekilde sunmaya çalışıyorum. O yüzden örnek aldığım kimse yok ama tabii ki beğendiğim spikerler var. Julide Ateş, Defne Samyeli beğendiklerim."

RÖPORTAJ - Yakup ÇINAR